Türk Devletleri Örgütü Devlet Başkanları Konseyi’nin 12. Zirvesi Gebele’de başladı
07 Ekim 2025,
Türk Devletleri Örgütü Devlet Başkanları Konseyi’nin 12. Zirvesi Gebele’de başladı
Türk Devletleri Örgütü (TDÖ) Devlet Başkanları Konseyi’nin 12. Zirvesi, 7 Ekim’de Gebele’de gerçekleştirildi.
Zirveye Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev, Kırgızistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Türkmenistan Halk Maslahatgüzarı Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Türk Devletleri Örgütü Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev katıldı.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Zirve’ye katılan devlet ve hükümet başkanlarını karşıladı ve onlarla toplu fotoğraf çektirdi.
Daha sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı bir konuşma yaptı.
https://x.com/presidentaz/status/1975524171414200644
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Konuşması
Değerli devlet ve hükümet başkanları,
Sevgili dostlar,
Azerbaycan’ın kadim şehri Gebele’ye hoş geldiniz. Gebele, MÖ 4. yüzyılda kurulan ve MS 8. yüzyıla kadar varlığını sürdüren, geniş bir coğrafyaya yayılmış Kafkas Albanyası’nın başkentiydi.
Öncelikle, Türk Devletleri Örgütü’ne (TDT) başkanlık etmede gösterdiği başarılı liderlikten dolayı Kırgız Cumhuriyeti’ne şükranlarımı sunuyorum.
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), bugün yalnızca bir iş birliği platformu olmaktan çıkıp önemli jeopolitik merkezlerden birine dönüşmüştür. Teşkilatımızın uluslararası arenadaki itibarının arttığını görmek memnuniyet vericidir. Ortak tarihi ve etnik köklerimiz, ortak milli ve manevi değerlerimiz bizi bir aile olarak bir araya getirmektedir.
Örgütün çalışmalarını desteklemek amacıyla ülkemiz tarafından OTS Sekreterliği hesabına 2 milyon ABD doları tutarında bağışta bulunulmuştur.
İç siyasi ve ekonomik istikrar, stratejik coğrafi konum, genç nüfusa sahip olumlu demografik yapı, ulaştırma ve lojistikteki büyük potansiyel, zengin doğal kaynaklar ve askeri ve savunma teknolojisi sektörlerindeki artan kabiliyetler, OTS’yi küresel sahnede önemli bir aktör konumuna getiriyor.
Türk Devletleri Örgütü’nün resmi zirvelerin yanı sıra gayrı resmi zirveler düzenleme geleneğini benimsemesi memnuniyet vericidir. Geçtiğimiz yıl Şuşa’da düzenlenen ilk gayrı resmi zirve ve bu yıl Budapeşte’de gerçekleştirdiğimiz toplantı, önemli kararlarla hatırlanmaktadır.
Değerli meslektaşlarım,
Günümüzde barış ve güvenlik, her ülkenin kalkınmasının vazgeçilmez temelidir.
Teşkilatımızın kurucu belgesi olan Nahçıvan Anlaşması, barış ve güvenliğin korunmasını temel hedef olarak vurgulamaktadır. Dünya çapındaki mevcut jeopolitik ve güvenlik zorlukları göz önüne alındığında, Türk devletlerinin, geçen yıl Şuşa’da düzenlenen gayrıresmî zirvede kabul edilen Karabağ Deklarasyonu ve bugünkü zirvenin “Bölgesel barış ve güvenlik” teması doğrultusunda tek bir güç merkezi olarak birleşmesi hayati önem taşımaktadır.
Güvenlik sağlanmadan kalkınmanın sağlanamayacağı aşikârdır. Uluslararası hukuk norm ve ilkelerinin ciddi şekilde ihlal edildiği bir dönemde, ülkelerimiz arasında askeri ve savunma-teknik alanlarda iş birliği kritik unsurlardan biri haline gelmektedir. Bu bağlamda, müttefikimiz Türkiye ile güçlü iş birliğimizi sürdürüyoruz. Sadece geçtiğimiz yıl içinde, Türkiye ile 25’ten fazla ikili ve çokuluslu askeri tatbikat gerçekleştirildi.
Ülkelerimiz arasında askeri, savunma ve güvenlik alanlarındaki geniş iş birliğimizi göz önünde bulundurarak, 2026 yılında Azerbaycan’da Türk Devletleri Örgütü üyesi ülkeler düzeyinde ortak askeri tatbikat düzenlenmesini öneriyoruz.
Günümüz dünyasında askeri güç, herhangi bir ülkenin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü korumada hayati bir unsurdur.
2020’deki 44 günlük Vatanseverlik Savaşı’ndaki tarihi zaferimiz ve 2023’teki kararlı terörle mücadele önlemlerimiz, Azerbaycan topraklarının 30 yıllık işgaline son verdi. Bu, ülkemizin toprak bütünlüğünü ve kadim topraklarımız üzerindeki egemenliğini yeniden sağladı. Bu tarihi başarı, yalnızca Azerbaycan’ın milli iradesinin ve kararlı mücadelesinin zaferini değil, aynı zamanda bölgede adalet, barış ve istikrarın tesisine hayati bir katkıyı da temsil ediyor.
Azerbaycan ve Ermenistan arasında iki ay önce Washington’daki Beyaz Saray’da imzalanan barış anlaşması, Güney Kafkasya’yı bir barış bölgesine dönüştürmeye hazırlanıyor. Washington zirvesinde AGİT Minsk Grubu ve ilgili yapıların feshedilmesi yönündeki ortak çağrının ardından, AGİT’in 1 Eylül’de aldığı karar, eski çatışmanın bu kalıntılarını da sona erdirdi.
Bu adımlar, Azerbaycan’ın savunduğu barış gündemini bir kez daha teyit etmiştir.
Ermenistan işgalini asla unutmayacağız. Şehitlerimizin anısını sonsuza dek yüreğimizde yaşatacağız. Savaş meydanlarında kanlarının intikamını aldık. İşgalcileri atalarımızın topraklarından kovduk, parlak bir zafer kazandık ve adil bir barışı güvence altına aldık.
Sevgili dostlar!
Türk Devletleri Örgütü bünyesinde ulaştırma ve iletişim bağlantıları stratejik öneme sahiptir. Türk dünyasının ulaştırma, iletişim, transit ve ilgili alanlardaki potansiyelinden yararlanma çabaları, küresel etki yaratan projelerin hayata geçirilmesiyle sonuçlanmıştır.
Azerbaycan, Türkiye ile Orta Asya arasında coğrafi, ekonomik, ulaşım ve diğer alanlarda önemli bir köprü görevi görerek Doğu-Batı ve Kuzey-Güney ulaşım koridorlarında aktif bir aktördür.
2022’den bu yana Orta Koridor üzerinden kargo trafiği yaklaşık %90 oranında artmıştır. Güzergah boyunca transit süreler önemli ölçüde kısalmıştır. Hazar Denizi’nin en büyük ticaret filosu, önümüzdeki yıllarda yıllık 25 milyon ton kapasiteye ulaşması beklenen Alat Uluslararası Ticaret Limanı, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu, 9 uluslararası havalimanı, bölgenin en büyük kargo havayolu şirketi gibi unsurlar, Azerbaycan’ın önemli bir uluslararası ulaşım merkezi haline gelmesine katkıda bulunmuştur.
Bu bağlamda, Washington zirvesinin en önemli çıktılarından biri, yeni bir ulaşım arteri olarak önem taşıyan ve hem Orta Koridor hem de Kuzey-Güney Koridoru içinde ikinci bir güzergâh görevi gören Zangezur Koridoru’nun açılmasıydı.
Barış, bölgesel bağlantı ve ekonomik kalkınmayla yakından bağlantılı bir diğer önemli alan ise enerji güvenliğidir. Ülkemiz, bu hedeflere küresel ölçekte ulaşmada aktif ve stratejik bir rol oynamaktadır. Azerbaycan, birçok ülkenin enerji güvenliğini sağlamada güvenilir ve vazgeçilmez bir ortak olduğunu kanıtlamıştır.
Çeşitlendirilmiş petrol ve doğalgaz boru hatları ağıyla Hazar bölgesi ile uluslararası pazarlar arasında stratejik bir bağlantı görevi görüyoruz. Azerbaycan şu anda 14 ülkeye doğalgaz ihraç etmektedir. Coğrafi kapsam açısından Azerbaycan, boru hattıyla doğalgaz ihraç eden ülkeler arasında ilk sırada yer almaktadır.
Azerbaycan, güneş, rüzgar ve hidroelektrik gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına da önemli yatırımlar çekmektedir. 2030 yılına kadar enerji üretimimizin yaklaşık %40’ının yenilenebilir kaynaklardan sağlanması beklenmektedir.
Şu anda Orta Asya, Azerbaycan, Türkiye ve Avrupa’yı birbirine bağlayan yeşil enerji koridorunu geliştiriyoruz.
Azerbaycan ve OTS üye ülkeleri çok sayıda önemli yatırım projesine imza atmıştır. Bugüne kadar kardeş ülkelerimizin ekonomilerine 20 milyar ABD dolarının üzerinde yatırım yapılmıştır. Bu yatırımların büyük bir kısmı Türkiye ekonomisine yapılmıştır. Ayrıca Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan ile ortak yatırım fonları kurmuştur. Bu fonlar aracılığıyla birçok gelecek proje hayata geçirilecektir.
Bu girişimler, genel olarak Türk dünyasında ekonomik bütünleşmenin derinleştirilmesine, dost ve kardeş ülkeler arasında enerji ve ulaştırma alanında işbirliğinin güçlendirilmesine ve bölgemizin sürdürülebilir kalkınmasına hizmet etmektedir.
Belirttiğim gibi, ortak tarihimiz ve etnik köklerimiz, dillerimiz bizi tek bir aile gibi birleştiriyor. Bu vesileyle, 1926 yılında Bakü’de düzenlenen Birinci Türkoloji Kongresi’nin tarihi önemini vurgulamak isterim.
Gelecek yıl Birinci Türkoloji Kongresi’nin 100. yıl dönümünün Türk Devletleri Örgütü çerçevesinde törenle kutlanmasını öneriyorum.
Zirvemizin, alacağımız kararlarla Türk Devletleri Teşkilatı’nın konumunu daha da güçlendireceğine, halklarımızın refahına ve güvenliğine daha da fazla katkıda bulunacağına inanıyorum.
Konuşmamın sonunda, Karabağ ve Doğu Zengezur’un restorasyonuna verdikleri destek için kardeş ülkelerimize bir kez daha şükranlarımı sunmak istiyorum. Mirzo Uluğbek Okulu, Fuzuli’deki Kurmangazi Çocuk Yaratıcılık Merkezi ve Ağdam’daki Manas Okulu faaliyete geçmiştir. Bunlar Özbek, Kazak ve Kırgız kardeşlerimizin armağanlarıdır. Cebrail’de inşa edilen okul, Macar kardeşlerimizin armağanıdır. Bugün temeli atılan Fuzuli Camii, Türkmen kardeşlerimizin armağanıdır. Kardeş Türk şirketleri çok sayıda tünel, köprü ve yol inşa ediyor. Azerbaycanlılar bu kardeşçe desteği asla unutmayacak.
Teşekkür ederim!
xxx
Zirve, diğer devlet ve hükümet başkanlarının konuşmalarıyla devam etti.
Kırgızistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sadyr Caparov, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Azerbaycan halkına misafirperverlikleri ve etkinliğin mükemmel organizasyonu için teşekkürlerini sunarak şunları söyledi: “Sayın Genel Sekreter, değerli devlet başkanları. Öncelikle İlham Haydar oğlu Aliyev’e ve kardeş Azerbaycan halkına gösterdikleri misafirperverlik ve bu toplantıya ev sahipliği yaptıkları için teşekkür etmek istiyorum. Gebele, iki bin yıllık bir geçmişe sahip kadim bir şehir ve burada bir araya gelmemiz tesadüf değil. 3 Ekim’de 16. yıl dönümünü kutlayan Nahçıvan Anlaşması, son derece önemli bir belgedir. Bu kısa sürede teşkilatımız dinamik bir şekilde gelişmiş ve bölgesel düzeyde otoritesini güçlendirmiştir.”
Cumhurbaşkanı Caparov, Kırgızistan’ın her zaman barışı, istikrarı ve iyi komşuluk ilişkilerini desteklediğini vurgulayarak, “Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ile Ermenistan Başbakanı arasında imzalanan Ortak Bildiri’yi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu, her iki ülkenin liderlerinin siyasi iradesini ortaya koyuyor ve Güney Kafkasya’da kalıcı barış, güvenlik ve güvenin tesisine katkıda bulunacaktır. Bu bağlamda, Sayın İlham Haydaroğlu Aliyev’in barış sürecine katkısını özellikle vurgulamak isterim.” dedi.
Cumhurbaşkanı Sadyr Japarov, Dünya Göçebe Oyunları’nın 2026 yılında Kırgızistan’da düzenleneceğini belirterek, Zirve katılımcılarını onur konuğu olarak katılmaya davet etti.
Caparov, “Bu Zirve kapsamında Kırgız Cumhuriyeti, örgütün dönem başkanlığını tamamlıyor ve görevi kardeş Azerbaycan’a devrediyor. Azerbaycan’ın başkanlığında örgütün gelişimini sürdüreceğinden ve uluslararası itibarını daha da artıracağından eminim. Aynı zamanda, Türk halklarının refahını hedefleyen tüm girişimler de ilerlemeye devam edecektir,” diye vurguladı.
xxx
Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Türk halkları arasındaki birlik ve iş birliğini güçlendirmenin stratejik önemini vurgulayarak, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e misafirperverliği ve etkinliğin üst düzey organizasyonu için teşekkür etti. Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan Ortak Bildiri’yi tarihi bir dönüm noktası olarak nitelendiren Tokayev, “Azerbaycan ve Ermenistan arasında barışa ilişkin Ortak Bildiri’nin imzalanmasını takdir ediyorum ve bunun 30 yıllık bir anlaşmazlığın çözümüne doğru atılmış önemli bir tarihi adım olduğuna inanıyorum. Günümüzün jeopolitik koşullarında, Türk devletleri arasındaki birlik hayati önem taşımaktadır. Değerli kardeşlerim, ünlü Azerbaycanlı şair Bahtiyar Vahabzade bir zamanlar şöyle demişti: ‘Bir Türk’ün başka bir Türk’e düşmanlık etme hakkı yoktur.’ Büyüklerimizin bu bilgeliğine derinden değer vermeli ve Türk devletlerini bir araya getirmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Bir sonraki başkanlık Azerbaycanlı kardeşlerimize geçiyor. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e bu görevi için teşekkür ediyor ve kendisine başarılar diliyorum.” dedi.
Kasım-Jomart Tokayev, Kazakistan, Azerbaycan ve Özbekistan arasında kurulan “yeşil enerji” koridorunun Türk dünyasında başarılı bir işbirliğinin örneği olduğunu da sözlerine ekledi.
xxx
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , yaptığı konuşmada, Türk halklarının kültürel mirasının korunmasının yanı sıra yapay zekâ teknolojileriyle geniş çaplı bir Türk dil modelinin aktif olarak geliştirilmesinin önemini vurguladı. He also noted that Türkiye closely follows developments in the South Caucasus and underscored the significance of steps toward peace and stability in the region, stating: “We view the Joint Declaration signed between Azerbaijan and Armenia on August 8 as a positive step in this regard and hope for its continuation. Today, we have once again demonstrated that, as Turkic states, we are moving confidently toward the future with solidarity, mutual respect, and a spirit of brotherhood. We will further strengthen the great Turkic world and pass it on to our children. I hope that the Gabala Declaration, which we will soon sign, and the decisions we adopt will bring benefits to the Turkic world and all friendly and brotherly countries. I once again express my gratitude to Azerbaijan and my dear brother, esteemed President Aliyev, for their impeccable hospitality, and I send my heartfelt regards to the peoples of the friendly and brotherly countries that are members of the Organization of Turkic States.”
xxx
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev, Türk devletleri arasında ekonomik, ticari ve ulaştırma bağlarını geliştirmek için atılan adımların önemini vurguladı. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki barış müzakereleri sürecine değinen Mirziyoyev, şunları söyledi: “Mükemmel organizasyon ve misafirperverliği için Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’e şükranlarımı sunuyorum. Girişimleriniz sayesinde son yıllarda Azerbaycan’ın çeşitli bölgelerini ziyaret ettik. Bugün, güzel Karabağ’ın gelişimine ve Şuşa, Hankendi ve Ağdam’da devam eden çalışmalara tanıklık ediyoruz. Yakın dostlarınız olarak bu ilerlemeden gerçekten büyük mutluluk duyuyoruz. Abartmadan, Ermenistan ile imzalanan Ortak Barış Bildirgesi’nin sizin siyasi iradeniz sayesinde mümkün olduğunu ve bunun Türk devletlerinin ortak bir başarısı olduğunu söyleyebiliriz. Bu Bildirge, ekonomik, ticari, ulaştırma ve insani alanlarda geniş iş birliği fırsatları sunmaktadır.”
xxx
Türkmenistan Halk Maslahatgüzarı Gurbanguli Berdimuhamedov, mevcut küresel durum ışığında üye ülkeler arasında iş birliğini, barışı, istikrarı ve güveni güçlendirmenin önemini vurguladı. Berdimuhamedov, “Her şeyden önce, bu etkinliğe katılma daveti ve bana gösterilen samimi misafirperverlik için sevgili kardeşim, Sayın İlham Haydaroğlu Aliyev’e şükranlarımı sunmak istiyorum. Türk Devletleri Teşkilatı, ortak bir tarih, kültür, miras ve dile sahip kardeş halkları bir araya getirir. Teşkilatın temel amacı, dayanışmayı, dostluğu ve kardeşliği güçlendirmek ve hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde ortak faaliyetleri teşvik etmektir.” dedi.
xxx
Macaristan Başbakanı Viktor Orbán, konuşmasında, insani değerlerin yüceltildiği, istikrarın hakim olduğu ve karşılıklı güvenin sağlandığı Türk devletleri arasındaki ortamdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın yenilenebilir enerji projelerine yönelik girişimlerini ve barış ve iş birliğine olan bağlılığını vurguladı. “Sayın Cumhurbaşkanı, olağanüstü başarılarınız, ekonominin, yenilenebilir enerji kaynaklarının gelişimi ve bu alandaki yatırımlarınız, Orta Asya bölgesinin Avrupa Birliği’nin ‘altın rezervi’ olduğunun kanıtıdır. Cumhurbaşkanı Aliyev’e, bir Macar şirketinin Azerbaycan’ın en önemli gaz sahasına katılımı için fırsatlar yarattığı için teşekkür ediyorum. Bu bizim için büyük önem taşıyor. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Aliyev’e ve Azerbaycan halkına sadece dost değil, aynı zamanda stratejik ortak olduğumuzu temin etmek isterim.” diye ekledi Başbakan.
https://x.com/presidentaz/status/1975524171414200644
xxx
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Azerbaycan’ın kadim ve tarihi şehri Gebele’de düzenlenen Zirve’ye davetlerinden dolayı Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Azerbaycan halkına derin şükranlarını sundu. “Bu Zirve’nin, ortak tarihimize altın harflerle kazınmış Karabağ Zaferi’nin beşinci yıldönümüne denk gelmesi derin bir anlam taşımaktadır. Kardeş Azerbaycan’ın kararlılığı, cesareti ve haklı mücadelesiyle elde edilen zafer, yalnızca topraklarının işgalden kurtuluşu değil, aynı zamanda adalet ve milli kararlılığın bir zaferidir. Bu, büyük Türk dünyasının ortak bir zaferidir. Karabağ Zaferi, Türk dünyasının birlik ve beraberlik içinde olduğunda her türlü zorluğun üstesinden gelebileceğini bir kez daha göstermiştir. Türk devletleri, dayanışma içinde hareket ederek, yalnızca kendi güvenliklerinin bekçileri değil, aynı zamanda bölgede barış, istikrar ve refahın en güçlü garantörleridir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, haklı mücadelesinde her zaman Azerbaycan’ın yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz. Aynı coğrafyanın, kültürün ve ortak kökenlere dayanan ortak tarihin mirasçılarıyız. Bugün sadece bir araya gelmiyor, aynı zamanda ortak geleceğimizi de şekillendiriyoruz. Karabağ’ın fatihi Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Ekselansları’na bir kez daha içten şükranlarımı sunuyorum.” Bu anlamlı Zirve’de bizleri içtenlikle ağırlayan İlham Aliyev’e teşekkür ederiz.”
xxx
Türk Devletleri Örgütü (TDÖ) Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev , konuşmasında, özellikle Azerbaycan ve Ermenistan arasında Barış Ortak Bildirisi’nin imzalanmasının ardından tarihi Gabala şehrinde bir araya gelmenin derin sembolik bir öneme sahip olduğunu belirtti. Ömüraliyev, “Değerli devlet ve hükümet başkanları, Washington’da mutabık kalındığı üzere, Azerbaycan anakarasını Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne bağlayan Zangezur Koridoru’nun kurulması tarihi bir öneme sahip olup, Türk dünyasını jeopolitik düzeyde güçlendirecektir. Zangezur Koridoru’nun açılması, kadim İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasıyla birlikte, ülkelerimiz için yeni ekonomik ve transit fırsatlar yaratacaktır. Çin-Kırgızistan-Özbekistan demiryolu projesi faaliyete geçtiğinde, Orta Koridor’un stratejik önemi daha da artacaktır.” dedi.
Genel Sekreter, “Türk Devletleri Teşkilatı önemli bir bölgesel örgüt haline geliyor” vurgusunda bulundu. Türk Üniversiteler Birliği’nin daimi sekreteryasının ve özel bir program fonunun kurulduğunu duyuran Genel Sekreter, Azerbaycan’ın bağışladığı iki milyon ABD dolarının bir kısmının bu projeye kaynak olarak ayrılacağını kaydetti.
Azerbaycan’ın OTS dönem başkanlığının iş birliğini başarıyla derinleştireceğine, ekonomik bağları güçlendireceğine ve karşılıklı ortaklığı ilerleteceğine güvendiğini ifade eden Omuraliev, şunları ekledi: “Bugün ortaya koyduğunuz önemli fikir ve öneriler, Gebele Bildirgesi’nde ve Sekreterliğimizin eylem planında yer alacaktır. Etkinliğin mükemmel organizasyonu ve sıcak misafirperverliği için Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.”
xxx
Zirveyi sonlandıran Cumhurbaşkanı İlham Aliyev şunları söyledi:
Değerli meslektaşlarım,
Sevgili dostlar,
Bugünkü tartışmalara verdiğiniz değerli katkılar için her birinize içtenlikle teşekkür ediyorum. Paylaşılan açıklamalar ve görüşler, Türk Devletleri Örgütü’nün gelecekteki çalışmaları için önemli yönler çizmiştir.
Ayrıca, ortak hedeflerimize yönelik özverili çabaları için Teşkilatımızın Sekreterliği ve Yaşlılar Konseyi’ne derin şükranlarımı sunuyorum. Bugünkü Zirve’nin aramızdaki dostluk ve kardeşlik bağlarını daha da güçlendireceğinden eminim.
Teşekkür ederim!
xxx
Ardından Türk Devletleri Örgütü 12. Zirve Bildirgesi’nin imza töreni gerçekleştirildi.
xxx
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev daha sonra katılımcılara bir kez daha seslendi:
– Değerli dostlar,
Sevgili kardeşim, Türkmenistan Halk Maslahatları Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Temmuz ayında Karabağ’a yaptığı ziyarette Fuzuli’de bir cami inşa edilmesini önermişti. Kardeş Türkmenistan’a bu hediye için şükranlarımızı sunuyoruz.
Bu Zirve kapsamında caminin temel atma törenini yapmayı planlıyoruz.
Şimdi tüm kardeş ülkelerimizin liderlerini temel atma törenine davet ediyorum.
xxx
Daha sonra caminin temel atma töreni gerçekleştirildi.
https://x.com/presidentaz/status/1975524171414200644
Daha yüksek çözünürlük
Daha yüksek çözünürlük
TÜM MAKALELER
HABERLER
BELGELER
VİDEOLAR
FOTOĞRAFLAR
kaynak:https://president.az/en/articles/view/70283
https://x.com/presidentaz/status/1975524171414200644